Inhalt

HUKUK

Standard Content Module
Avusturya hukuk düzeni yasama, yürütme ve yargı arasındaki kuvvetler ayrılığı ilkesini mümkün kılmaktadır. Avrupa Birliği'ne tam üye olmakla, Avusturya AB'nin hukuk sistemini kabul etmiştir. Burada ihracatçı kimliğinizle sizin için önem arz eden hukuk alanlarıyla yargı sistemine dair bilgiler edinebileceksiniz.
listen

Bu makale size Avusturya sözleşme hukukunun yasal dayanaklarının yanı sıra, mülkiyeti muhafaza kaydı ve diğer kambiyo senetleri hakkında da detaylı bilgiler verecektir. Buna ilave olarak borçlar hukuku nezdinde geçerli senetler ve çekler hakkında da bilinmesi gereken konuları okuyabilirsiniz. Sözleşme Hukuku'nun yasal dayanakları Avusturya Medeni Kanunu ile 1. Ocak 2007 tarihinde yürürlüğe girmiş olan İşletmeler Kanunu'nda bulunmaktadır. İşletmeler Kanunu, bir işletmeyle ilgili tüm mevzuat hükümlerini içermektedir.

Avusturya sözleşme mevzuatı, sözleşme yapma özgürlüğü ilkesini temel almaktadır. Bundan ötürü sözleşme tarafları, aralarındaki sözleşme ilişkisini, sözleşme maddelerinin ahlaka ve yasalara aykırı olmaması koşuluyla diledikleri gibi düzenleyebilirler. Bir sözleşme, bir teklif verilmesi ve teklifin kabulü konusunda birbirine uygun irade beyanı anlamına gelmektedir. Esas olarak ne teklifin verilmesi, ne de teklifin kabulü bir şekle bağlı değildir. Avusturya hukukuna göre sözlü anlaşmalar ve -belirli koşullar altında- zımni anlaşmalar da kanunen geçerlidir.

Ancak kefil olma, sigorta sözleşmeleri ve tüketiciyi koruma yasasına bağlı bazı sözleşmeler, bu serbestliğin dışında kalmaktadır. Bu sözleşmelerin geçerli olabilmeleri için yazılı olarak yapılmaları gerekmektedir. Bir noter senedi içinse çok daha katı kurallar bulunmaktadır. Bir noter senedi özellikle şirket kuruluşlarında veya limited şirket ortaklığından ayrılma durumunda gereklidir. 
İşletmeler arası iş ilişkileri genel olarak sözleşmeyi imzalayan taraflarının birinin ülkesinde geçerli olan Genel Satın Alma Şartları (GSAŞ) temelinde belirlenir. Avusturya hukukuna göre GSAŞ sözleşme taraflarından birinin aleyhine olmamalıdır ve ancak sözleşme taraflarının GSAŞ'nı onaylamaları durumunda geçerlidir.
Avusturya mevzuatına göre esas olarak teminatların açıklanması gerekmektedir. Taşınır veya taşınmaz (gayrımenkul) kıymetlere bağlı olan borçların, belirli aleniyet kriterlerine uygun olmaz zorunluluğu bulunmaktadır. Taşınır kıymetler söz konusu olduğu takdirde teminatın alıcıya teslim edilmesi yeterlidir. Taşınmaz kıymetlerin söz konusu olması durumunda ise teminatın tapu sicil defterine kaydı zorunludur. Bu aleniyet zorunluluğuna uyulmadığı takdirde, teminat haklarının geçerlilik kazanması mümkün değildir. Mülkiyeti muhafaza hakkı, bir teminat hakkının geçerli olabilmesi için aleniyet kazanması gerektiği kuralının istisnasını teşkil etmektedir. Mülkiyeti muhafaza hakkı, satışı söz konusu olan kıymetin mülkiyetinin satıcıdan alıcıya ancak satış bedelinin tümünün ödendiği zaman geçeceğine dair yapılan (kesin veya örtülü) anlaşma anlamına gelmektedir. Alıcının ödemeyi geciktirmesi durumunda, satıcı alıcıdan söz konusu kıymetin iadesini isteyebilir. Alıcının iflası durumunda satıcının iflasta tasfiye hakkı veya müflisin mevcut malları üzerinde özel imtiyaz hakkı bulunmaktadır.

Mülkiyeti muhafaza hakkı, satış işlemlerinde, mülkiyeti muhafaza hakkı nedeniyle eşyanın mülkiyetini elinde bulundurmamasına rağmen, alıcının kıymeti üçüncü bir kişiye satabilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Satıcıya verilen teminatın karşılanması için, alıcı bu satıştan doğan alacaklarını kendi satıcısına devreder. Bu durumda bir uzatılmış mülkiyeti muhafaza hakkı söz konusudur.İpotekler, teminat senediyle temlik, teminat devri, kefalet, banka garantisi ve himaye beyanı, yaygın olarak kullanılan diğer teminat araçları arasında sayılabilirler.Senetler Avusturya’da yoğun olarak kullanılan birer teminat aracı olup, senet iskontosu yoluyla finansman sağlama işlevi de görmektedirler. Bunun yasal dayanağı, genel olarak 1930 yılında imzalanan Cenevre Ticari Senetler Anlaşması hükümlerine uyan Ticari Senetler Yasası’dır (Wechselgesetz). Yasada poliçe ile bono arasında ayırım yapmaktadır. Poliçede poliçeyi düzenleyen (keşideci), poliçeyi ö­deyecek olana (muhataf), poliçe bedelini lehdara (veya poliçe hamili) ödemesi talimatını verir. Sadece tanzim eden borçlu tarafından keşideci olarak imzalanan açık senet de Avusturya mevzuatı tarafından kabul edilmektedir. Açık senet bu durumda lehdar tarafından varolan teminat anlaşmasına ilaveten kullanılabilir.

Kambiyo senedinin teminat anlaşmasına aykırı bir şekilde kullanılmış olması, iyi niyetli üçüncü bir kişi tarafından itiraz konusu edilemez. Bir kambiyo senedi, asli alışverişten kaynaklanan bir ödeme salahiyetidir. Bir devir durumunda asli alışverişten kaynaklı itirazlar son derece kısıtlı olarak geçerlilik kazanabilir. Bu yasal çerçeve koşulları, kambiyo senetlerinin sık sık birer ödeme veya teminat aracı olarak kullanılmalarına yol açmıştır.

Buna karşın banka çekleri Angloamerikan hukuk çevresinde sahip oldukları önemi kazanamamışlardır.

kambiyo hukukuna 

Bu makalede Avusturya'nın liberal kambiyo hukukuna ve Avusturya'da ödenmesi gereken katma değer vergisine dair bilgi edinebilirsiniz.
Avusturya'nın oldukça liberal bir kambiyo hukuku bulunmaktadır. Avusturya Kambiyo Hukuku yürürlükte olan AB hükümlerine ve Avusturya Kambiyo Kanunu'na (2004) dayanmaktadır. Avusturya Merkez Bankası (OeNB), Avusturya'da kambiyo mevzuatı hükümlerinin uygulanmasını denetlemekle yükümlüdür. AB içinde sermayenin serbest dolaşımı ilkesi uygulanmaktadır. Avusturya ile diğer AB ülkeleri arasında ödemeler ve sermaye hareketleri açısından yasal kısıtlamalar bulunmamaktadır.

Avusturya ile AB dışı ülkeler arasında da dış ticaret, yatırımlar veya diğer işlemler çerçevesinde yapılan kambiyo işlemlerinin yanı sıra, sermaye, temettü hisseleri, kâr veya diğer gelirlerin ihracında yapılan kambiyo işlemlerinde de, bazı istisnalar dışında kısıtlamalar bulunmamaktadır. Yabancı şirketler herhangi bir kısıtlamaya tabi tutulmaksızın Avusturya sermaye piyasasına girebilmektedirler. Bazı durumlarda kambiyo işlemlerinin genellikle istatistiki amaçlardan ötürü Merkez Bankası'na bildirilmesinin gerektiği dikkate alınmalıdır. Bu konuyla ilgili geniş bilgiyi aşağıdaki adresten edinebilirsiniz:

Österreichische Nationalbank



Otto Wagner Platz 3
1090 Wien
Austria

+43 1 40420 0
+43 1 40420 042399
http://www.oenb.at/en/


KATMA DEĞER VERGİSİ

Katma Değer Vergisi bir tüketim vergisi olup, oranı %20'dir. Kültür sektöründe, insan taşımacılığında, konut kiralarında ve tarımsal ürünlerde %10'luk bir indirimli vergi oranı uygulanmaktadır.

Katma Değer Vergisi normal bir ticari işletmenin bütün sevkiyatları ve hizmetleri çerçevesinde tahsil edilir. İthalat esnasında oluşan katma değer vergisi olarak da, AB dışındaki ülkelerden gelen sevkiyatlara da uygulanmaktadır. Ancak tüm vergi yükü sonuç olarak nihaî tüketici tarafından üstlenilmektedir. Ancak peşin vergi indirimi hakkına sahip olan işletmeciler için de vergi yükümlülüğü söz konusudur. AB üyesi olmayan ülkelerden yapılan gönderilerde ithalat esnasında ödenmiş olunan KDV'nin de iadesi mümkün. Ancak dokuzdan az sayıda koltuğa sahip olan arabaların satışına vergi iadesi söz konusu değildir.

İthalat esnasında oluşan katma değer vergisinin geri alınabilmesi için, yabancı işletmecinin Avusturya katma değer yasası (UStG) kriterlerine uygun bir fatura tanzim etmesi şarttır. Vergi, yıllık ciro baz alınarak tespit edilmektedir. Ancak işletmeler aylık katma değer vergisi ödemelerine bulunmak zorundadırlar. AB içinde katma değer vergisi ödemelerinin telafisi ilk olarak geçici niteliktedir. Bunun dışında şirket vergilendirmelerinde varış ülkesi prensibi geçerlidir. Bu ülkedeki vergi oranları dikkate alınmaktadır. Bundan ötürü kaynak ülkede katma değer vergisi oluşmamaktadır. Avusturya'dan yapılan ihracatlar kural olarak katma değer vergisinden muaftır.

Avusturya katma değer vergisi mevzuatına dair daha geniş bilgiyi  Federal Maliye Bakanlığı web sitesinden temin edebilirsiniz.

Avusturya Yabancılar Çalışma Yasası uyarınca, işçilerini montaj faaliyetlerinde bulunmaları için Avusturya'ya göndermek isteyen ve AB üyesi olmayan bir ülke vatandaşı olan bir işveren, ilk olarak bir personel gönderme izni başvurusunda bulunmak zorundadır. Bu başvuru yapılırken Avusturya'da geçerli olan ücret seviyesi ile uygulanan çalışma koşulları dikkate alınmalıdır. Montaj projesi altı aylık bir süreyi aşmamalıdır. Personel gönderimi süresi dört aydan uzun bir süre olmamalıdır. Bu süreleri aşan her faaliyet için özel bir çalıştırma izni gereklidir. İnşaat sektöründe belirli kısıtlamalar söz konusudur. Burada daima bir çalıştırma izni gereklidir. Personel gö izni ve çalıştırma izni, gerekli koşulların oluştuğunu ispatlayan belgelerin sunulması durumunda İş Kurumu (AMS) 'nun yetkili yerel bürosu tarafından düzenlenmektedir. 

Hırvatistan vatandaşları hariç AB üyesi vatandaşları için söz konuısu kısıtlamalar geçerli değildir. Hırvatistan vatandaşlarının 30 Haziran 2020 tarihine kadar Yabancı Çalışanlar için ugyulanan Avusturya Kanunu Madde 18 Paragraf 12'ye göre bir AB-Görevlendirme iznine müracat etmeleri gerekiyor.

Hangi ülkenin vatandaşı olursa olsun, bir işçinin geçici görevle gönderilmesi işin başlamasından en geç bir hafta önce Federal Maliye Bakanlığı Merkezi Koordinasyon Dairesi'ne bildirilmelidir. Bu daire illegal istihdamın kontrolü için kurulmuştur.

Bu makale size E-Ticaret Yasası'nın ana hatlarına ve Avusturya ticari temsilcilik hukukunun yasal dayanaklarına dair bilgiler verecektir.
Avrupa Birliği'nin E-Ticaret Yönergeleriyle birlikte yürürlüğe konulan Avusturya E-Ticaret Yasası, elektronik ortamda yürütülen ticari faaliyetlerin yasal çerçeve koşullarını düzenlemektedir. Telefon görüşmeleri, telefaks ve teleks yoluyla veri aktarımı söz konusu yasanın uygulama alanının dışında bırakılmıştır. Bu iletişim araçları, Avusturya Tüketicileri Koruma Yasası (KSchG) kapsamında bulunan iştira sözleşmesi kararları tarafından düzenlenmektedir. Avrupa Birliği'nin E-Ticaret Yönergeleri ve Avusturya E-Ticaret Yasası hükümleri uyarınca, uygulanabilir hukuk normları menşei ülke prensibine göre düzenlenmektedir: Hizmet sunucu, şirketinin merkezinin bulunduğu yerde uygulanan hükümlere tabidir. Buna bağlı olarak örneğin şirketinin merkezi Avusturya'da bulunan bir hizmet sunucu, Avusturya Küçük Zanaatlar Tüzüğü'nün eşyaların ve hizmetlerin satışını düzenleyen hükümleriyle ilgili diğer hükümlerini dikkate almak zorundadır. Avusturya hükümlerine uyulduğu takdirde, sunucu hizmetlerini başka AB üye ülkelerinde de sunmakta serbesttir. Bu durumda artık ikinci bir kısıtlamaya tabi olmayacaktır. Buna bağlı olarak şirket merkezi bir başka AB üye ülkesinde bulunan sunucular, sadece menşei ülke hükümlerini uyguladıkları takdirde hizmetlerini Avusturya'da da sunabilirler. 
Sözleşmeler ilke olarak internet üzerinden de yapılabilir ve diğer sözleşmelerle aynı yasal çerçeve hükümlerine tabi olurlar. Ancak diğer sözleşmelerle aradaki çok büyük bir fark, internet ortamında eşyaların satışa sunulmasının bir sözleşme teklifi anlamına gelmeyip, sadece tüketiciden ortaya bir sözleşme teklifi koyması talebi anlamına gelmesidir. Sözleşme ancak tüketicinin eşyayı satın almayı kesin bir şekilde beyan etmesi ya da siparişten sonra sevkiyatın gerçekleşmesi durumunda yapılmış olacaktır.
TİCARİ TEMSİLCİAvusturya Ticari Temsilcilik Hukuku, yürürlükteki AB Yönergeleri'ne uyumlulaştırılmıştır. Yeni hükümler 1993 yılına ait Ticari Temsilciler Yasası'nda yer almaktadır.

Başka şekilde anlaşılmadığı takdirde, yürüttüğü faaliyetler sonucunda gerçekleşen her türlü alışveriş için belirli bir komisyon alacaktır. Temsilcilik ilişkisinin sona ermesi durumunda, ticari temsilci bir telafi edici ödeme talebinde bulunabilir. Bu telafi edici ödeme, iş sahibine sözleşmenin sona ermesinin ardından da sağlayacağı avantajlar için bir dengeleme niteliğini taşımaktadır. Bu telafi edici ödeme, bir yıllık bir komisyon karşılığı kadar olabilir: Bu hesap, son beş yılın ortalamasının alınmasıyla yapılır. Ticari temsilci sözleşmeleri genellikle belirli bir süre için ve normal şartlar altında beş yıllığına imzalanırlar ve sözleşme sonrasında rekabet yasağı hükümleri içeremezler.

Bu konuda detaylı bilgileri ve Avusturya Ticari Temsilciler Sicili 'ni  Federal Ticari Temsilciler Birliği web sitesinde bulabilirsiniz.

Diğer yaygın satış usulleri şunlardır:
  • Sözleşmeli satıcılar
  • Modeller
  • Franchising Sistemi
  • Lisans anlaşmaları

Avusturya Patent Yasası, yeni icatların korunmasına dair ayrıntılı hükümler içermektedir. Patent hukuku, icadın ticari olarak kullanımı ve değerlendirilmesi hakkını yalnızca patent sahibine vermektedir. Patent hakkı, icadın patent ofisine kaydedilmesiyle birlikte ortaya çıkar. Patent mevzuatının koruması, ilk gelen prensibine göre işler. Patentin koruması yirmi yıldır. Patent hakkının ihlal edilmesi durumunda patent sahibi karşı tarafa dava açabilir ve uygun bir tazminat talebinde bulunabilir. Hatta patent haklarını ihlal eden kişi patent haklarının ihlal edilmesinden dolayı hedeflenen kazançların teslim edilmesine ve mahkeme kararının duyrulmasından sorumlu tutulmasına mahkum edilebilir. 

Avusturya'da patent haklarının tesciliyle görevli resmi kurum Avusturya Patent Ofisi'dir. 1973 tarihli Avrupa (Paris) Patent Anlaşması uyarınca bir patent başvurusu ile anlaşmaya taraf olan ülkeler 'in tümünde geçerli olacak bir Avrupa patentine sahip olmak mümkündür. Söz konusu Avrupa patenti başvuruları Avusturya Patent Ofisi'ne ve Avrupa Patent Ofisi ne yapmak mümkündür. Avusturya'da daimi oturumları bulunmayan şahısların, patent başvurusunda bulunurken Avusturyalı bir avukat tarafından temsil edilmeleri gerekmektedir. Avusturya Patent Avukatları Listesi size bu konuda yardım edecektir.Patent seviyesinin altında bulunan icatlar için faydalı model hakkı talep edilebilir. Faydalı model hakkını elde etmek, patente göre çok daha az zahmetlidir. Ancak koruma süresi sadece 10 yıl ile sınırlıdır. Koruma haklarının kapsamı ise patent hakkının sağladığı koruma ile aynıdır.

Görünür tasarım, Avusturya Model Koruma Yasası tarafından koruma altına alınmıştır. Bu koruma belirli bir nesnenin örneğin formunu, yüzeyini ve malzemesini  kapsamaktadır. Model koruması özel kullanım hakları sağlamaktadır. Koruma süresi beş yıldır. Avusturya kanunlarına göre yenileme süresinin tekrar tekrar uzatılmasına izin verilmektedir.

Söz konusu model haklarını Avusturya'da Avusturya Patent Ofisi tescil etmektedir.
Markalar Avusturya Marka Koruma Yasası tarafından korunmaktadır. Marka hakları da ancak tescil ile oluşmaktadır. Tescil edilmiş bir marka, marka sahibine markayı kullanma ve devretme yetkisini yalnız başına tanır. Marka hakları ihlalleri durumunda meni müdahale davası açılabilir, tazminat veya istirdat talep edilebilir. İlk tescil on yıllık bir koruma sağlar. Ancak koruma süresinin yenilenmesi mümkündür. Söz konusu model haklarını Avusturya'da Avusturya Patent Ofisi tescil etmektedir.
AB hükümleri ise bir AB Markası tescili için yetkili organ olarak Alicante, İspanya'daki  İç Pazar için Uyumlulaştırma Dairesi (OAMI) ni  öngörmektedir. Uluslararası marka koruması için Madrid Marka Anlaşması uyarınca yapılan bir marka başvurusu gereklidir.  Edebiyat, müzik ve güzel sanatlar eserleri ile bilgisayar yazılımları, Telif Hakları Yasası kapsamında bir korumaya sahiptirler. Telif hakları koruması bir tescil işlemine gerek duymamaktadır. Telif hakkı, eserin vücuda getirilmesiyle birlikte başlamaktadır. Telif hakları ihlalleri durumunda meni müdahale davası açılabilir, tazminat veya istirdat talep edilebilir. Koruma süresi
  • Edebiyat, müzik, sanat ve yayın ve ses taşıyıcıları için 70 yıldır
  • Fotoğraflar için 50 yıldır

Avusturya iflas yasaları, şirketlerin krize girmeleri durumunda uygulanacak çeşitli yöntemler öngörmektedirler. Asıl iflas durumu dışında diğer bütün uygulamalar müflis şirketin borçlarından kurtulmasını ve şirketin ticari faaliyetlerini devam ettirebilmesini hedeflemektedir.
Bu uygulamada borçlunun varlığı alacaklılar arasında eşit muamele ilkesi uyarınca paylaştırılmaktadır.
  • Müflisin mevcut malları üzerinde özel imtiyaz hakkı
  • İflasta tasfiye hakkı
  • İmtiyazlı alacaklar

alacaklıların özel bir konumuna işaret eder.

İflas durumunda çalışanların alacakları, işveren tarafından ödenen düzenli katkılarla finanse edilen resmi bir iflas fonu tarafından büyük ölçüde karşılanır. Bir borçlu vadesi dolan ödemelerini yerine getiremediği ya da yükümlülüklerin şirket aktiflerini aştığı (aşırı borçlanma) takdirde, iflasını istemek zorundadır. Bunun için 60 günlük bir süre söz konusudur. İflas alacaklıları da bu koşullarla iflas başvurusunda bulunabilirler. İflas başvurusunun vaktinde yapılmaması cezai işlem gerektirir ve şirketin iflasından kaynaklanan sorumluluk sınırlamasından bağımsız olarak, şirket yöneticisinin kişisel sorumluluğuna da neden olur. İflasın açılmasından sonra bir iflas masası yöneticisi şirket yönetimini devralır ve şirketin sahip olduğu kıymetleri iflas alacaklıları arasında paylaştırmaya başlar. Müflisin kalan mallarının paylaşımından sonra iflas süreci sona erer. Alacaklarının tümünü tahsil edemeyen iflas alacaklıları, müteakip 30 yıl boyunca borçludan ödeme talebinde bulunabilirler.
Yeniden yapılandırma işlemi, kısmi bir borç ibrası ile borçlunun borç yükünü azaltmaya yarar. Borçlu, yeniden yapılandırma olanının kanulünden itibaren iki yıl zarfında yükümlülüklerinin en az %30'unu yerine getirebilece durumda olmalıdır. Bu anlamdaki bir öneri mahkemenin vereceği bir izni ve alacaklıların basit çoğunluğunu gerektirir. Bu, mahkemede yapılan duruşmada hazır bulunan ve alacakların en az %50'sini temsil eden alacaklıların yeniden yapılandırma planını kabul etmeleri gerektiği anlamına gelir. Oylama dışı alacaklılar, iflas alacaklıları ve mahkeme kararı ile talep edilen basit çoğunluğun gerçekleştiği andan itibaren yeniden yapılandırma planına bağlıdırlar. Borçlu toplam yükümlülüğün izin verilen kısmi ödemesini gerçekleştirdikten sonra, borcun bakiyesi silinir.İşletmelerin Yeniden Organizasyonu Yasası (URG), muhtemel iflasların önüne geçmeyi hedeflemektedir. İşletmelerin yeniden organizasyonu, mahkemeye işletmenin yeniden organizasyonuna dair bir plan sunmakla başlatılır. Bu plan işletmenin içinde bulunduğu krizin nedenlerini açıklamalı, öngörülen karşı önlemleri ve ticari olanakları  ortaya koymalıdır. Yeniden organizasyon planı ve uygulamaya konulması, bir denetçi tarafından takip edilmelidir. İflas durumu sadece işletmelerle sınırlı değildir. İflas durumundaki özel şahıslar da iflaslarını isteyebilir ve mahkemeden bir ödeme planı talep edebilirler. Bu talebin kabul edilmesi durumunda kalan borçtan kurtulma söz konusu olabilir. Ancak burada borçlunun borçlarının en az %10'luk kısmını ödemesi önkoşulu bulunmaktadır.

Bu makalede Avusturya mahkemelerine ve tahkim uygulamalarına dair geniş bilgiler edinebileceksiniz. Ayrıca Avusturya avukatlarının, noterlerinin, vergi danışmanlarının, mali müşavirlerinin, mahkeme yeminli mütercim ve tercümanlarının görev alanlarına ve iletişim bilgilerine dair verilere de ulaşabileceksiniz.

Özel hukuka ait talepler (sözleşme hukuku, tazminat, aile hukuku, çalışma hukuku vd.) adli kazaya tabidir. Bir tahkim mahkemesi tarafından uyuşmazlığın giderilmesi, yazılı bir hakemlik sözleşmesini gerektirmektedir. Avusturya mahkeme sistemi sadece federal mahkemeleri kabul etmektedir.

Burada üç mercii söz konusudur: Birinci mercii olarak bölge mahkemeleri (her bir bölge adli dairesi için) veya eyalet mahkemeleri (her bir eyalet adli dairesi için) yetkilidir. Bölge mahkemelerinde küçük ölçekli, maddi değeri 10.000 Avro üzerinde olmayan uyuşmazlıklar çözümlenmektedir. Bölge mahkemeleri uzmanlık alanları bakımından aile hukuku meselelerine ve kira sorunlarına da bakmaktadır. Diğer tüm hukuki anlaşmazlıklar eyalet mahkemelerine intikal ettirilmektedir. Davaya hangi mahkemenin yetkili olduğu, davacının ev veya işyeri adresi uyarınca belirlenir. Birincil merciiler (bölge mahkemeleri ve eyalet mahkemeleri) kaide olarak bütün anlaşmazlıklarda yetkilidirler (İdare hukuku, anayasa hukuku ve kartel hukuku istisnaları söz konusudur).

Dava temel kural olarak bir yargıç tarafından görülür ve karara bağlanır; yargıç heyetleri istisnayı teşkil eder. Kamu hukuku konularında jürili mahkeme de bulunmamaktadır. Yargıçlar seçimle gelmez, ömür boyu görevde kalmak üzere atanırlar.

Mahkeme konusunun 5.000 Avro ve üstü olması durumunda, bir avukat temsiliyeti zorunludur. Tarafların maddi durumlarının dava masraflarını karşılayacak kadar iyi olmaması durumunda, bu masraflar için kaynak aktarılır.

Mahkeme yeri ve icrasıyla ilgili yeni AB hükümleri uyarınca, artık Avusturya'da görülen davalar ve alınan kararlar da diğer AB üye ülkelerinde kabul edilmekte ve uygulanmaktadır. Ancak bir mahkeme kararının bir AB üye ülkesi devlete ait olmaması durumunda, söz konusu mahkeme kararının yerine getirilebilmesi için ilgili icra anlaşmalarının uygulamaya konulmuş olması gerekmektedir.
Avusturya'daki yargı sistemine ve kurumlarına dair detaylı bilgiler Federal Adalet Bakanlığı'nın web sitesinden temin edilebilir.
Uluslararası sözleşmeler, bir uyuşmazlığın tahkim yoluyla giderilmesinde Avusturya'ya önemli bir avantaj sağlamaktadırlar: Avusturya'da uluslararası anlaşmalar çerçevesinde verilen hakem kararları neredeyse bütün hukuk düzenine tanfiz edilebilir niteliktedir. Avusturya Cumhuriyeti, yabancı hakem kararlarının tanınmasını ve tanfizini sağlayan New York Konvansiyonu (1958) dahil olmak üzere, önemli ikili ve çok taraflı anlaşmaların pek çoğunun tarafıdır. 

Hukuksal açıdan geçerlilik kazanabilmesi için, bir hakem mukavelesinin Avusturya'da yazılı olarak verilmesi gerekmektedir. Karşılıklı telefaks veya e-posta mesajları ile gerçekleştirilen bir tahkim kaydı, bu yasal zorunluluğu yerine getirmektedir. Uluslararası bağlantıları bulunan sözleşmelerde hakem mukavelesinin öngörülmesi tavsiye edilmektedir. Hakem usulü ile uyuşmazlığın giderilmesi, nispeten daha hızlı sonuç almayı olanaklı kılar. Sürecin sonunda, Avusturya devlet mahkemeleri tarafından da tanfiz edilen bir hakem kararı verilir. 

Viyana'daki Avusturya Ticaret Odası Uluslararası Tahkim Mahkemesi tanınmış bir tahkim kurumudur. Hukuk ihtilaflarında uluslararası bir uzlaştırma kurumu olan bu mahkemeye duyulan ilgi giderek artmakta ve Avusturya'nın uluslararası bir tahkim merkezi olarak daha fazla tanınmasını sağlamaktadır.

Hukuk danışmanlığı hizmetleri Avusturya'da genel kural olarak avukatlar tarafından verilir. Avukatlar listesine kaydolabilmek için birkaç yıl süren bir eğitim almak gerekmektedir:
  • Üniversitelerin hukuk fakültelerinin birinden mezun olmak
  • Bir avukatın yanında mahkeme ve meslek konularında birkaç yıl staj yapmak
  • Birkaç gün süren avukatlık sınavına girmek.

Avusturya Avukatlar Odası 'na kaydolmak mecburidir. Avukatlar Odası, aynı zamanda disiplin işlerinden de sorumlu ve yetkilidir.
 
Diğer AB üye ülkelerinin avukatları belirli kısıtlamalara tabi olmak kaydıyla, yurttaşı oldukları ülkelerin meslek icra yönergelerine ve meslek tanımları kurallarına uymak koşuluyla, Avusturya'da avukatlık mesleğini geçici olarak icra edebilirler. Avusturya'da asgari üç yıllık bir çalışma dönemi sonrasında, Avusturyalı bir avukat yetkilerine sahip olabilmek mümkündür.
 
İstisnai birkaç uygulama dışında Avusturyalı avukatlar mahkemeler ve idari makamlar huzurunda temsiliyet ayrıcalığına sahiptirler. Ücretler avukatlık tarifesi yasasına göre belirlenmekle birlikte, saat başı ücret belirlenmesi uygulamasına da giderek daha sık tesadüf edilmektedir. Ancak salt başarıya bağlı ücret uygulamalarına kesinlikle izin verilmemektedir. Avusturya'da avukatlar son derece ağır bir sır saklama zorunluluğuna tabidirler.

Avusturya avukatlar odasının Avukat Listesi size Avusturya'daki avukatlara dair detaylı bilgiler ve iletişim bilgilerini verecektir.
Noterlerin mesleki eğitimleri oldukça uzun ve zorludur. Resmi noterler adalet bakanlığı tarafından atanırlar, noterlerin sayısı sınırlıdır.

Noterler her şeyden önce toplumsal ilişkiler bağlamından oldukça önemli bir belgeleme ve tasdik görevi üstlenmişlerdir.  Avusturya'da şirketlerin yeni kuruluşları, yeniden yapılandırılmaları ve satılmaları gibi hukuksal işlemler, noter aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Bunların dışında, miras uzlaşması konularında noterler mahkeme komiseri olarak da görev yapmaktadırlar. Ancak noterler mahkeme sürecine müdahale etme yetkisine sahip değildirler. Noter ücretleri, noter ücretleri tarifesi kanununda düzenlenmiştir.

Avusturya Noterler Odası web sitesinde Avusturya noterlerinin görev alanlarına dair ayrıntılı bilgiler temin edebilir ve  Noter Arama bağlantısıyla Avusturya noterlerinin iletişim adreslerine ulaşabilirsiniz.
Vergi konularındaki danışmanlık hizmetleri Avusturya'da genel kural olarak vergi danışmanları tarafından sağlanmaktadır. Vergi danışmanları bilhassa şirketler hukukuna dayanan yeniden yapılandırmalarda avukatlarla yakın bir işbirliği içine girmektedirler.  Vergi danışmanları, vergi denetimleri konusunda da hizmet vermektedirler. Ancak örneğin anonim şirketlerde yıl sonu hesapları gibi belirli denetleme alanların, sadece mali müşavirler tarafından ele alınabilir. .
Avusturya'daki vergi danışmanlarının, mali müşavirlerin ve mali yedieminlerin bir listesini  Avusturya Mali Yedieminler Odası ve Vergi Danışmanları adreslerinden temin edebilirsiniz.
Uluslararası çalışma hayatında belgelerin tercümesi için mahkeme yeminli tercümanlara sık sık ihtiyaç duyulmaktadır. Avusturya'daki mahkeme yeminli mütercim ve tercümanların iletişim adreslerini aşağıda belirtilmiş olan adreslerden temin edebilirsiniz:
listen

Yazar: RA Jakob Widner
Kaynak: Graf & Pitkowitz Rechtsanwälte GmbH